1 Ocak 2013 Salı

MANDALİNA



Ilıman iklimlerde yetişen, tatlı, sulu ve hoş kokulu, portakalla pek çok benzer yanı olan bir meyvedir mandalina. C, A ve B grubu vitaminleri yanında potasyum, kalsiyum, magnezyum bakımından da zengin bir meyvedir aynı zamanda. Kabuğunda ise bol miktarda P vitamini barındırır.

Mandalina ülkemizde Akdeniz Bölgesi’nde, Ege Bölgesi’nin kıyı kesimlerinde ve Doğu Karadeniz Bölgesi’nde Rize civarında bolca yetiştirilir. Önemli bir ihraç meyvesidir. Portakal kadar dayanıklı olmadığı için uzun süre depolanıp saklanamaz ve genellikle Şubat ayı sonlarına doğru tezgâhlardaki yerini başka meyvelere bırakır.

Mandalina taze olarak tüketildiği gibi reçeli de yapılarak daha uzun süre kullanılabilinir. P vitamini bakımından zengin olan kabuğu ise rendelenerek keklerde kullanılırsa eğer kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu bir görev üstlenir.


MANDALİNANIN FAYDALARI:

- Kanı temizler

- Kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyuculuk görevi üstlenir.

- Kolesterolü ve yüksek tansiyonu düşürmeye yardımcı olur.

- Damar sertliğini önler.

- Felce karşı koruyucu bir etkiye sahiptir.

- Sinirleri yatıştırır.

- uykusuzluğa iyi gelir: Akşam yemeğinden bir iki saat sonra yenilecek bir iki tane mandalina rahat bir uyku uyunmasını sağlar.

- Bağışıklık sistemini güçlendirir.

- Nezle ve grip hastalılarına karşı iyi gelir.

____________________


 P VİTAMİNİ:

Bu vitaminin varlığının anlaşılması 65 yıl öncesine kadar gitmesine rağmen etkileri henüz fark edilmeye başlamıştır. Biyoflavonoid olarak da bilinen P vitamini Turunçgillere sarı ve turuncu rengini veren ve suda çözünene vitaminlerden biridir.

C vitaminine benzer özellikler taşır ve genellikle C vitaminiyle birlikte aynı besinlerde bulunur. Her iki vitaminin de ortak özelliği flavon denilen vücut için oldukça yararlı öğeleri içermeleridir. P vitamini daha çok barındığı meyvenin posasında bulunur. Genellikle C vitamini ile birlikte çalışır ve benzer özellikler gösterir.

P VİTAMİNİNİN FAYDALARI VE ÖZELİKLERİ:

- C vitamininin emilimini artırır ve onu okside olmaktan (kayba uğramaktan) korur. Dolayısıyla C vitamininin etkili olduğu tüm konulara dolaylı yoldan katkı sağlar ve bu vitamininin kullanımını artırır.

- Kollajen doku denen destek yapının sağlığı ve dayanıklılığı üzerinde olumlu bir etkiye sahiptir.

-Kılcal damarların geçirgenliği ve yapısının korunması üzerinde son derece yararlıdır. Kılcal damarların yırtılmasını ve kanamasını önler. Ayrıca bunların dayanıklılığını sağlayarak enfeksiyonlara karşı koruyuculuk sağlar.

- Damarların geçirgenliğini arttırır ve onların tıkanmasını engeller.

- Alerjik olaylarda etkili alerjen madde olan histamin maddesinin salınışını azaltır.

- Menopozda D vitamini ile birlikte alınan P vitaminin östrojen hormonuna benzer etki gösterdiği için sıcak basmalarına karşı etkilidir.

- P vitamini de tıpkı C vitamini gibi vücutta depolanmadığı için fazla tüketimi söz konusu olmayacağından vitaminlerin fazla kullanımlarından doğan bazı zararlar bu vitamin için geçerli değildir.

- Günlük alınması gereken miktarlar için önümüzde kesin bir rakam yok. Buna göre etkileri bakımından günlük 125 ila 250 miligram arasında bir doz yeterli görülmektedir.

- P vitamini pek çok sebze ve meyvede bulunmaktadır. Bunların başında da limon, portakal, greyfurt, domates, kayısı, kiraz, üzüm, kuşburnu, böğürtlen, yabanmersini, karabuğday, kuşüzümü, brokoli, marul, yeşilbiber, soğan, yeşil çay, atkestanesi kabuğu ve yerfıstığı gelmektedir.


DERLEME

____________________

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder