3 Ağustos 2013 Cumartesi

CEVİZ



Dünyanın birçok yerinde yayılma alanı bulan cevizin anavatanı, bazılarına göre İran’ın Ghilan bölgesi, bazılarına göre ise Çin’dir. Bunlara karşılık daha büyük bir çoğunluk ise cevizin anavatanı olarak çok daha geniş bir alanı göstermektedirler. Bunu savunan gruba göre ceviz Karpat dağlarından Türkiye, Irak, İran, Afganistan, Güney Rusya, Hindistan, Mançurya ve Kore’ ye kadar uzanan geniş bir bölgenin doğal bitkisidir.


Kökeni itibariyle dünyada büyük bir doğal yayılma alanına sahip olan Anadolu cevizi ise çeşitli göçler ve ticaret kervanları vasıtasıyla doğal yayılma alanı dışına da götürülmüş olup, bugün tropik bölgeler dışında hemen hemen dünyanın her yerinde yetiştiriciliği yapılan bir meyve türü durumuna gelmiştir.



Yakın bir geçmişe kadar ceviz yetiştiriciliğinde söz sahibi olarak Türkiye gelmekte, bunu Yunanistan, İtalya, Fransa gibi ülkeler takip etmekteydi Fakat ceviz yetiştiriciliğine başlayan ABD,1800 lü yılların ikinci yarısından itibaren bütün bu ülkeleri geride bırakarak dış satımında da en önemli ülke konumuna gelmiştir.



Meyvecilik kültürü oldukça eski tarihlere uzanan Anadolu, birçok meyve türünde olduğu gibi cevizin de anavatan bölgeleri arasında yer alır. Anadolu, günümüze kadar yapılan yetiştiricilik sonucunda, sayıları 4.5 milyonu aşan bir ceviz ağacı varlığına sahip olmuştur.

CEVİZİ FARKLI KILAN

Araştırmacılar, ceviz ile beynin fiziki benzerliği üzerinde son yıllarda çok kafa yoruyor. Cevizdeki besinlerle, beynin ihtiyacı olan vitaminlerin benzerliği de çok şaşırtıcı. Bir cevizi elinize alınca, en dışında bir yeşil kabuk, sonra tahta bir yapı, daha sonra ince bir zar ve en içte de tartışmasız şekilde insan beynini hatırlatan beyaz bir yapıyla karsılaşırsınız.

Beynin küçültülmüş bir modeli olan cevizin meyveler arasında gümüş iyonu ihtiva eden tek meyve olması ise onun değerini elbette daha da çok arttırmaktadır.

Gümüş iyonuna, icra ettiği elektronik vazife açısından ihtiyaç duyan tek organın beyin olduğunu söyleyecek olursa eğer, sanırız bu muhteşem benzerlik ve mükemmel yaratılış karşısında tüylerimiz diken diken olacaktır. İTÜ Mezunları Derneği tarafından yayınlanan elektronik dergide ceviz ve faydaları son derece güzel anlatılmıştır:

Beyin uzmanlarının tavsiyesine göre yaşı ne olursa olsun her kes, özellikle de yetişme çağındaki çocuklar günde 1-2 adet ceviz yemelidir. Çünkü cevizin mide, bağırsak, böbrek ve deri rahatsızlıkları gibi birçok hastalığa iyi geldiği artık bilinmektedir. Cevizin sadece meyvesi değil, kabukları ve yaprakları da birçok rahatsızlık için kullanılmaktadır.

Cevizin kandaki zararlı kolesterolün birikmesini önlediği, yüksek kolesterolü düşürdüğü, mide gazını giderdiği, grip ve nezleye iyi geldiği, öksürüğü kestiği, sindirim sistemi bozukluğuna iyi geldiği, vücudu soğuktan koruduğu, yorgunluğu ve bitkinliği
giderdiği,  zehirlenmelere ve zehre karşı etkili olduğu ve zindeleşmeyi sağladığı da bilinmektedir.  

Ayrıca cevizin yapraklarından elde edilen juglon Maddesi eczacılıkta kan temizleyici ve kuvvet verici olarak da kullanılmaktadır. Ceviz yaprağının kaynatılıp içilmesi Şeker hastalarına, ceviz yaprağı ve kabukları kaynatılıp balla karıştırılarak içildiğinde ise kansızlığa iyi gelmektedir. Bu çay kanı temizlemekte, kalbi güçlendirmekte, ishali ve dizanteriyi kesmekte, sinir sistemini güçlendirmektedir.

Ceviz meyvesi çocukların gelişmesini hızlandırmaktadır. Ceviz beyin için gerekli olan gümüş iyonlarını ihtiva ettiğinden, bebekten yaşlıya kadar herkes için ideal bir meyvedir

Cevizdeki yüksek orandaki omega -3 yağ asitleri kalp hastalıklarını önlemeyi, inmeyi, diyabeti, yüksek kan basıncını ve klinik depresyonu azaltıyor.


CEVİZİN DİĞER FAYDALARI

* Cevizdeki yüksek orandaki omega-3 yağ asitleri kalp hastalıklarını, inmeyi, diyabeti, yüksek kan basıncını ve klinik depresyonu azaltıyor. Ceviz tüketimi kandaki kolesterol seviyesini düşürüyor, kalp atışlarında düzensizliği önlüyor.

* Kanserden korunma sağlıyor, bağışıklık sistemini güçlendiriyor.

* Ceviz, damarlarda daha az pıhtılaşma özelliği olan kan tipinin üretimine ve iyi kolesterol oranının kötü kolesterol oranına göre artmasına yardım ediyor.

* Cevizdeki L-Arginin kan damarlarının iç tarafının pürüzsüz ve düzgün olmasını sağlayarak kan-damar sisteminin rahatlamasını sağlıyor.

* İçeriğinde barındırdığı yağ asitleri sayesinde kalp hastalıklarını önlemede etkili oluyor.

* Kavrama ve anlamayı geliştiriyor. Asya'da ceviz hâlâ beyin gıdası olarak kabul edilen bir meyvedir. Bu ülkelerde öğrenciler, sınavlardan önce ceviz yiyerek notlarını

*3 yağ oranı düşük çocuklarda daha yüksek hiperaktif olma özelliği, daha fazla öğrenim ve davranış bozuklukları, daha fazla huysuzluk ve uyku düzensizlikleri gözlemleniyor. Ceviz, bu sorunları önleyen omega-3 bakımından çok zengin.

* Safra taşı oluşumunun önüne geçiyor.

* İçeriğindeki melatonin, beyin bezesi tarafından salgılanan melatoninin insan vücudunun kullanıma hazır formunu içeriyor. Melatonin, gece çalışan, zaman farkından uyku düzensizliği çeken kişilerde uyuma rahatsızlıklarını ortadan kaldırabiliyor.

* Cevizin, antioksidan özelliği dolayısıyla kardiyovasküler ve sinir sistemine zarar veren parkinson ve alzheimer gibi hastalıkların gelişimini erteleyebiliyor.

* Ceviz, manganez ve bakır içeriyor.

* Kan dolaşımını düzeltiyor.





Hiç yorum yok:

Yorum Gönder